24 Ekim 2012 Çarşamba

Kına Gecesi

Aylar geçmiş gibi, hep bir şeyler yazmak istiyorum ama bir türlü denk gelmiyor. Balayından döndüm ve işe başladım, herşey apar topar oldu. Düğün ve kına fotolarını  bilr ayıklayamadım daha. Yavaş yavaş birbirimize ve evimize alışıyoruz.

Kına ve düğünden ben hiç bir şey anlamadım. Ben yavaş yavaş anlatmaya başlayayım neler olduğunu da fotografları sonra aralarına eklerim. =) Kına günü çok rahattım, hani insanlar arkadaşımın düğününe filan hazırlanıyorum sandılar kuaförde, o derece rahattım. Sürekli kesim için gittiğim.ve hiç saç yaptırmadığım kuaförüme gidip hazırlanmaya başladım. Büyük riskti aslında ama hem istediğim nedir biliyordum hem de ev ve salona o kadar yakın başka bir kuaför bulamazdım. Ve günün sonunda kesinlikle doğru karar vermişim dedim. Saçlarımı salık istiyordum, hürrem tacı ve kaftan hoş dursun istedim. Tüm gece oturmamama rağmen saçlarım düzleşmedi hiç.

Oynamayı gram beceremeyen insan ben bütün gece nasıl oynarım diye kabuslar gördüm resmen. Videoya baktığımda da çok başarılı olmasam da olayı kıvırabildiğimi görüp sevindim. Kına beklediğimizden çok daha kalabalıktı, güzeldi. Kimse oturmadı yerine, müzisyenler isyan etti hadi bitmeyecek mi artık diye =)

Kaftanımı giydiğimde işte budur, ben böyle olmak istiyorum dedim cidden. Herkesten de çok güzel tepkiler aldım. Bir tek mumların arasından salona girceğimi düşünmüştüm.(ki bu iş öyle değil midir) Ama saolsun önde giden arkadaşlar bu kısmı es geçmişler. Mecbur onlar önde ben arka girdik salona. Ağlamam gibi gelmişti o  an aslında, ama alçak müzisyen Candan Erçetin'in annem şarkısı çalınca insanın kendini tutması mümkün değilmiş. Kınam yakıldı, sandalye havaya kalktı, damadın adı avaz avaz bağırtıldı tabii ki. Gerçi bende ya düşersem korkusu olduğundan önceden damat beye haber verdirtip, kenarda beklettim onu. =)

Kına bittiğinde eve gidip hemen toparlandık. Herkes acıkmıştı da, dedik gidip tavuk alalım =) Tavuk alma adeti cidden güzelmiş dedim, okadar acıkmıştım ki,kim bilir ne zaman ne yemiştim en son, stresten. Gittiğimizde erkek tarafı gayet eğleniyordu zaten, gürültü yapmamıza fırsat kalmadı. =) Adettendir dediler bn de saklandım. Damat arayıp gelini buurmuş. Sonrası oynamaca, eğlenmece. Eee dedik artık alalım tavuğumuzu da gidelim evimize. Eve döndükten kısa süre sonra erkek tarafı kapıdaydı. Ne yazık ki bizim orada eğlence çok kısa sürdü. Çünkü insanlar hemen polis çağırmışlar, mecbur alıp baklavayı  döndüler.

Yemekler yenildi, kritikler yapıldı. Canım arkadaşlarımla koyun koyuna yatılıp neler oldu neler bitti dialogları döndü. Baba evindeki son  geceler acıtıyormuş insanın canını. Neyse ki düğüne bir gün daha vardı da hem odamla ailemle vedalaşabildim hem de biraz topralandım.

İnsan aylarca hazırlanıyor herşey göz açıp kapayıncaya kadar bitiyor. Düğün ve ayak tabanlarımız patlayana kadar gezdiğimiz Roma turunuda en kısa zamannda fotografları ile beraber yazacağım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...